Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Başkanı Hafize Gaye Erkan, göreve başladıktan sonra yapılan ilk Para Politikası Kurulu (PPK) toplantısında piyasa beklentilerinin altında kalan faiz artışının gerekçesini kamuoyu ile paylaştı. Haziran ayındaki bu toplantıda, politika faizinin yüzde 8,50’den yüzde 15’e yükseltilmesine karşın, piyasaların yüzde 25’lik bir artış beklentisi içerisinde olduğu biliniyordu.
Başkan Erkan, bu ilk adımın neden daha “şahin” olmadığını şu sözlerle açıkladı: “Makro ihtiyati çerçeve, bankacılık sektöründe atılan faiz artırım adımlarının ekonomiye etkin bir şekilde aktarımını sağlayacak durumda değildi. Bu çerçevede, daha yüksek bir faiz artırımı yapmanın gereksiz olacağına kanaat getirildi.”
Erkan, makro ihtiyati politika araçlarının karmaşık yapısının sadeleştirilmesine ve TL likiditesinin sterilize edilmesine yönelik adımlar atılmasının yanı sıra, seçici kredilendirme yoluyla iç talebin dengelenmesi ve ihracat ile yatırımların teşvik edilmesinin, dezenflasyon patikasına girilmesi için önemli olduğunu vurguladı.
Haziran ayında KKM+TL mevduat oranının yüzde 60’ların üzerinde olması gerektiğini, bu düzeyin bankalar için bir zorunluluk olduğunu belirtti. Ayrıca, kredi akışının durma noktasına geldiğini ifade ederek, bu koşullar altında daha fazla bir faiz artışının verimli olmayacağını dile getirdi.
TCMB Başkanı Erkan, bu açıklamalarıyla, faiz artırımlarını destekleyen bütünsel bir politika anlayışını izlediklerini ve bu yolda devam edeceklerini ifade etti. Erkan’ın açıklamaları, para politikasının sadece faiz oranları ile sınırlı olmadığını, aynı zamanda makroekonomik dengeler ve finansal istikrar unsurları ile de yakından ilintili olduğunu gösteriyor.
Yorumlar kapalı.